Üstteki Astro Boy, görüldüğü gibi dekorasyon amaçlı etiket süsleme. Astro Boy'u klozete koymak mı? Daha neler! Çocuklar ona el bile sürmesin diye magazinliklerin en kuytu köşesinde saklıyorum onu. Üzerindeki 1000 TL etiketinden de anlaşılacağı üzere (kişisel tarih), lira henüz üzerindeki sıfırları atmadan evvel almışım bir "Japon pazarı" fenomeninden. Alttaki figürün ise daha eski bir hikâyesi var. Onu 2006 yılının bir temmuz cumartesisinde Yedikule'de küçük bir bakkalda gördüm. Aslında su almak için girdiğim o bakkalda, arkasındaki butona basınca fener işlevi gören bu tatlı şeyin yanında, ayrıca farklı başlıklara sahip küçük bir lazer de bulunuyordu. Yalnız, lazeri taşınırken kaybettim sanıyorum. N'apalım be dostum! Demek ki hayatımızdaki asıl tehlike durağan kalmak değil (otur oturduğun yerde), hareket etmekmiş (abi, taşınmak kadar başa bela başka bir durum var mı?)!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder